Yeni yılda yeni meydan okumalar ve hedefler

Birkaç gündür bloga birşeyler yazsam diye aklımdan geçiriyordum. Geçen gün Ahmet Alpat’ın şu ve şu twitlerini görünce ben de bir yeni yıl hedefleri ve meydan okumalarım üzerine şu blogu yazayım dedim. Hatta bu yeni yıl hedef ve meydan okumalarını haydi bir zincire çevirelim. Burçin Acar, Gamze Uysal, Şeydanur Tıkır, Müberra Yılmaz, Zuhal Tunç,Banu Pluie, Elif Şedele, Tuğçe Bilgin, Enes Aksu ve Erdem Erikçi’den birer yeni yıl hedefleri yazısı bekliyorum. Başka katılmak isteyen varsa da buyursun, haber uçursun.

1. İlk meydan okumama aslında bu sabah başladım bile. Sosyal medya orucuna giriyorum. Hem de 14 günlük. Ahmet Alpat ‘ın blogunda sosyal medya orucunu ilk gördüğümde yok yahu ben yapamam demiştim. Sadece hesaplarımı dondurup onlardan uzak durabileceğimi düşünüyordum, ama bugün itibariyle hesaplarımdan çıkış yaptım ve 14 günlük bir meydan okumaya girişiyorum. Ahmet ağabeyin esinlenmiş olduğu esas kişi ise Matt Cutts’ın blogundaki 30 günlük meydan okumalara da ayrıca bakmanızı tavsiye ederim. İlham olacak çok güzel şeyler var, 30 gün boyunca karısına iltifatlar etmek gibi 🙂

2. Bu sene evet 2015’te başladığım bir dizi var.: Person of interest. 40 dk ve arkası yarın dizilerden değil. Arka arkaya iki bölüm izlemeyeceğim, bu meydan okumam haliyle biraz daha uzun soluklu olacak görünüyor.

3. 2015 yılında ise  25 kitap okumayı hedefliyorum. Aslında goodreads’teki okumak istediklerim dışında bir liste çıkardım bile. Geçen yıl kitabın isminden etkilenip Andre Gide’in önce Kadınlar Okulunu, sonra da Ayrı Yol’unu okumuştum.  Bu sene ise yazarın diğer kitaplarını okumaya niyetliyim. Orhan Pamuk kitabı hiç okumadım ben. Sonra Milan Kundera’dan devam etmek istiyorum. Otostopçunun Galaksi Rehberi 5i 1yerdesi de öylece rafta bekliyor, sanırım en büyük meydan okumam onun için olacak. Diğer bir bekleyen ise Mantık Al-tayyar. Daron Acemoğlu’nun Ulusların Çöküşü kitabını da ayrıca merak ediyorum. Goodreads’te 2015te 25 kitap okumak istiyorum diye işaretledim, bakalım 2016’da göreceğiz ne okuyup okumadığımı. Tabii okuduklarımı da Goodreads’e kaydetmeyi unutmazsam. Beni bu hedefe ulaştırmamı engelleyecek en önemli sebep makale okumalarım ve sunumlarım olur zannediyorum.

4.Gelelim bu bloga, en azından ayda en az iki yazı yazmak istiyorum.

5. Bu sene iyi bir akademik toplantıda sözlü bildiri ve poster bildirisi sunmak istiyorum. 2015in sonuna kadar.

6. Sıradaki hedefim ise beni biraz zorlayacak. İngilizce bir derleme çalışması yapmak veya çalışmanın içinde yer almak istiyorum. Haziran ayına kadar diyelim.

7. Radyo için bir girişimde bulunamadım, aslında ağırlıklı olarak sadece kadınlarla bir radyoya veya cepyayına girişmek istiyordum. Bunun için bir şey diyemeyeceğim. Teknik olarak yetersiz kaldığım bazı noktalar var. Zaman ayırıp çözmem gerekiyor.

8. Sunum yapma alışkanlıklarımı da değiştirmek istiyorum bu yıl. Prezide daha önce denedim, ama çok sarmadı, izlemesi daha keyifli. Yeniden prezide deneyeceğim.

9. Annemin gözünde bir teknoloji uzmanı olmama rağmen, kendime yetemiyorum. WordPress’te kendimi geliştirmek istiyorum ama bu geliştirmenin hedefinde olan nokta neresi kestiremiyorum. Bu hedefi biraz daha açmalıyım.

10. 2014’de Codecademy’de python’a, Datacamp’ta ise R’ı öğrenmeye başlamıştım. Haziran bitmeden de buradaki kursları en baştan alıp tamamlamak istiyorum.

11. Kurs demişken Duolingo’dan da Almanca öğrenmeye başlayacağım. Bunun için başlangıç tarihim ise 1 Şubat 2015.

12. Bu sene alanım dışında bir yerde yani kadın ağırlıklı bir yerde  bir veya iki yazı yazmak istiyorum. Bunlar ise 1. Reçel 2. Amargi dergi 3. 5harfliler. Kendi blogumda aslında yazmak istediğim ama kafamı toparlayıp yazamadığım bazı konular vardı, belki bu topluluklardan birinde o aklımdaki konuyu yazarım.

13. 2014de benim için çok keyifli bir uğraşa başlamıştım ve devam da ediyorum. ÖRGÜYE başladım. Sıkı durun hatta bunun için kursa gidiyorum. Benim 10 parmağında 10 marifet annem bana çok tatlı atkı ve şapkalar örmüş olsa bile, bir kere olsun şu şişleri de bir elime alayım nasıl ilmek atıyorsun göster demedim. Sonra dönem başında(aslında benim için yeni yıl hep eylülde başlar ya neyse) yani eylül ayında KOMEK’in açtığı kurslara bakarken örgüye gideyim dedim. Kursa ilk başladığımda kurstaki teyzelere ablalara baktım, bu kurs nasıl biter demeye başladım. Onlar da bana karşıdan bakıyor ve “eşek kadar olmuş daha şiş tutmayı bilmiyor” diyerek müstehzi bir şekilde beni süzüyorlardı. Sonra ben eldiven ördüm, patik ördüm boyunluk ördüm:) Teyzelerle kanki olduk. Örgü dışardan bakıldığı kadar kolay değilmiş, ha öğrenince o ip şişlerden akıyor gidiyor tabii 🙂 O da pek çok şey gibi hem sabır istiyor hem de pratiklik istiyordu. Daha öğreneceğim pek çok şey var, inşallah haziran ayına kadar örgü kursuna yine devam. Keep calm and knit on teyzeler ^^

Buraya kadar okuduysanız yazdıklarımı sizi tebrik ediyorum. Aslında yapmak istediklerim kafamda kurguladıklarım bitmedi. Ama bir başlangıcını yapmak lazımdı.

Sosyal medya orucuna girdim evet ama bir defalık facebooka bu yazımın linkini yapıştırıp kaçabilirim sanırım, bugün için yine de iyiydi performansım. Twitter’a zaten blogu bağladığım için yayınladığım an otomatik paylaşacak. Şimdi topu diğer arkadaşlara atıyorum, şimdi de sizin yazılarınızı bekliyorum. Bu gazla  umarım çok uçmayız inşallah.